Ameliyatsız Varis Tedavisi
Varis çoğu zaman sadece estetik bir problem olarak görülmesi nedeniyle önemsenmese de; toplumun %20’sinde görülen oldukça sık karşılaştığımız hastalıklardan birisidir. Varis, kadın popülasyonda erkeklere oranla çok daha sık görülür. 20-70 yaş aralığındaki kadın nüfusun neredeyse yarısında kalın veya ince varis problemi olduğunun saptanmış olması da oldukça dikkat çekicidir.
Bu kadar sık gördüğümüz bir rahatsızlık olmasının yanı sıra, oluşturduğu klinik problemler ve estetik kaygılar neticesinde varis tedavilerinde çözüm yolları gün geçtikçe çeşitlilik kazanmaktadır. Bundan 10-15 yıl öncesinde uygulanan klasik cerrahi tedavinin yerini, günümüzde ameliyatsız varis tedavi teknikleri almıştır.
Varis bilindiği üzere, özellikle bacak toplardamarlarının anormal genişlemesi ve kıvrımlı görünüm kazanmasıdır. Varisin toplumda sık görülmesinin ve varis oluşumunun altında; başta genetik faktörler (anne, baba ve yakın akrabalarda görülmesi) olmak üzere, hormonal faktörler (özellikle kadınlarda östrojen etkileri), çevresel faktörler (sigara, alkol gibi) ve çalışma/gündelik yaşam koşulları gibi etkenler rol almaktadır.
Varis Tedavisi
Varis hastalığının ilaçla tedavisi yoktur. Ayrıca, varis bir kez oluştuktan sonra, geriye dönüşü olmayan ilerleyici bir hastalıktır. Piyasada mevcut varis ilaçları, kremler ile varis çorabı kullanımı, bilinenin aksine hastalığı tedavi etmez, varisin hastada oluşturduğu ağrı, ödem, kramp gibi şikayetleri rahatlatıcı etki gösterir.
Varis hastalarında sık karşılaştığımız şikayetler;
- Ağrı,
- şişlik,
- kramp (özellikle gece krampları),
- bacak huzursuzluğudur.
Variste ağrısının karakteristik özelliği, sabah saatlerinde çok az, gün içerisinde ayakta kalmakla akşama doğru artan ve ayakları uzatmakla veya yukarı doğru kaldırmakla dinlenip azalan bir ağrı olmasıdır.
Yüzeyden görünen varisleri olmasa bile, yukarıdaki klinik şikayetleri olan kişilerde de gizli varis olma olasılığı vardır. Bu tip şikayetleri olan kişilerde, muayene sonrasında ilk yapılacak tetkik Doppler US incelemesidir. Doppler ile bacak damarları ayrıntılı değerlendirilerek, problemin kaynağında olan içerideki damarlar tespit edilir ki, tedavide amaç bu kaynakları ortadan kaldırmaktır.
Ameliyatsız Varis Tedavisi Yöntemleri
2000li yıllarda girişimsel radyolojinin öncülük ettiği, damar içi lazer uygulamalarının varis tedavisinde kullanıma girmesi ile birlikte, varis tedavisinde cerrahi tedavi yerini ameliyatsız tedavi yöntemlerine bırakmıştır.
Günümüze kadar olan süreçte, sürekli yenilenen ameliyatsız tedavi metotları ortaya çıkmış, son olarak ise damarı yapıştırma yöntemiyle tedavi metodu kullanılır olmuştur. Tabii ki, bu gelişen tedavi metotları ile birlikte, hastanın varis tedavisi sırasındaki konforu artmış ve varis tedavisi sonrası iyileşme periyodu kısalmış, hasta tedavi sonrası aynı gün işine dönebilir duruma gelmiştir.
Varis tedavisinin temelinde kaynak damarları kurutmak olduğunu belirtmiştik, bunun için kullandığımız tedavi metotlarının başında ısı ile ablasyon yöntemleri gelir ki; bunlar lazer, radyofrekans ve buhar ile ablasyon tedavilerini kapsar. Son birkaç yıldır uygulanmaya başlayan yapıştırma tedavi tekniğinde ise, damar duvar içerisine verilen doku yapıştırıcısının damar duvarlarını birbirine yapıştırması ile tedavi sağlanır.
Oldukça kolay uygulanır bir tedavi olması ve tedavi başarısının etkinliği ispatlanmış ısı ile ablasyon tedavilerine benzerlik göstermesi, yapıştırma yönteminin her geçen gün etkinliğini ve kullanılırlığını artırmaktadır. Bugün için bu yöntemin uygulanmasının en büyük dezavantajı, diğer metotlara göre daha pahalı bir yöntem olmasıdır.
Varis tedavilerinde kaynağın kurutulması için kullanılan ablasyon yöntemleri sıklıkla köpük tedavisi dediğimiz varisle damara ilaç enjeksiyonu ile kombine edilir. Kaynak damarların yukarıda bahsedilen yöntemler ile kurutulması sonrasında, kaynak damar ile irtibatlı yüzeyde görülen kıvrımlı varis damarları içerisine damar kurutucu ilaç zerk edilerek tedavi etkinliği ve kalıcılığı artırılır.
Kılcal tipte varis problemi olan hastalarda tedavi yaklaşımında da temel olarak işe yaramayan ve estetik kaygılara neden olan damarların kurutulmasıdır. Burada kimyasal yöntemler kullanılarak, damar içerisine damarı kurutucu ilaç enjekte edilerek (skleroterapi) tedavi tamamlanır. Kılcal varisler çok ince ise, bu durumda cilt üzerinden lazer uygulamaları kullanılarak tedavi gerçekleştirilir.
Unutulmamalıdır ki; varis sadece estetik bir problem değildir, ölümcül boyuta ulaşan ciddi sağlık problemlerine de neden olabilen bir damar hastalığıdır. Ne kadar erken dönemde tedavi edilirse, varis tedavisi o kadar etkin ve kesin olur.
Bu makaleye ait S.S.S Bulunamadı. Henüz yorum yapılmamış.